Sayın Uysal, bu güne değin dilim döndüğümce yaptığınız yanlışları dile getirdim. Kişiliğinizi ayrı, hizmet anlayışınızı ayrı tuttum. Hizmet etmenizde ki problemlerin alt kadrolardan kaynaklandığını düşündüm. Fakat artık bu kadar uyarılara rağmen alt kadrolarına söz geçiremiyorsan ya da yaptıklarını onaylıyorsan burada tüm faturanın size ait olduğunu düşünüyorum..

Nisan ayı meclis toplantınıza katıldım, size hiç yakıştıramayacağım bir yaklaşımla mecliste ha bire dayanaksız konuştunuz..

Bunlardan biri Ereğli Belediyesinin yıllardır uğraştığı katı atık döküm merkezinin gerçekleştirilememesi idi. Katı atığın çöp olduğunu yeni öğrendiğinizi ifade ettiniz ve asla böyle bir yerin gerçekleşmesine izin vermem dediniz. İyi de bildiğiniz yanlış tanımlamaları geçelim, katı atık döküm merkezi olarak kafanızda geçirdiğiniz  hafriyat ve moloz malzemelerinin döküm yerini bir belediye olarak çözmeyi niye gerçekleştirmiyorsunuz? Belen yeni sanayi sitesinin arkası babanızın hafriyat döküm yeri mıdır? Siz çözüm üretmeyip illegal oraya hafriyat dökenlerin tozunu toprağını yıllardır oranın esnafı mı çekecek? Yazı yazdık, uyardık, yol kapattık yine aynen devam ediliyor.. Asıl mesleğiniz bir sağlıkçı iken bunu oradaki esnaflara nasıl reva görebiliyorsunuz?

Bu insan hayatına değer vermeyişiniz, kanun tanımayışınız iktidar partisinin başkanı oluşunuzdan mıdır? Bakın sizi son kez uyarıyorum, orada bu kanunsuzluktan dolayı esnafımızın birinin sağlığına, hayatına en ufak bir olumsuzluk  gelsin, inan cenaze namazında timsah gözyaşlarını dökmeye de gelemezsin. Tüm esnafı örgütler karşına dikilirim. Artık yeter, hiçbir makam mevki sahibi vatandaşını sağlık koşulları ve hayatı ile cezalandıramaz..

Yine aynı meclis toplantısında potbaşin da ki belediyenin kademesini kepez aldığınızı övünerek anlatırken potbaşi halkına büyük bir iyilik yaptığınızdan bahsettiniz.. Bu nasıl bir yaklaşımdır? O zaman sormazlar mı  kepez halkı günah keçisi mi? Aslında siz potbaşı halkına en büyük kötülüğü yaptınız. Alt yapı, yol işini çözmeden oraya park yaptınız ve geleceğimiz en değerli varlıklarımız olan çocuklarımızın birinin ölmesine sebep oldunuz. Sonra da cenazesinde göz yaşı döktünüz. Bu duruma timsah gözyaşları denir. Allahım o çocuğun anne babasına yakınlarına sabır versin, böyle bir acıyı hiçbir aile yaşamasın ama bana göre orada iş bilmemeniz, doğru planlama yapmayışınız bu sonucu doğurmuştur.. Hemen akabinde emniyet müdürümüzün inisiyatifi ele alarak vatandaşın kepçesi ile  dere boyunda açtırdığı yolu açabilecek kadar kabiliyeti bile göstermediniz. Çıkmışsınız  rutin işleri, çöp toplamayı, temizliği, tamir işlerini millete hizmet olarak yutturmaya çalışıyorsunuz. Şahsen ben ve çoğu kimse bunları hizmet olarak görmüyor..

Ofis yanındaki spor kompleksine,  Zonguldak da yapılan turnuvalarda en çok başarıyı getiren Ereğli’li çocuklarımız olmasına rağmen bağnaz sebeple yaklaşarak tenis kortu koymayışınız sizin ufkunuzun ne kadar dar olduğunu, başarıyı ve gençlerimizi desteklemek adına zerre gayrete sahip olmadığınızı gösteriyor.

Bundan bir hafta önce yine belen yeni sanayisine izinsiz toprak döküldüğü için defalarca bildirmeme rağmen ilk gün önlem alınmadı. İkinci gün kerhen zabıta geldi. Atı alan Üsküdar’ı geçti hesabı ve orası dolduruldu. Hafriyatı oraya dökenlerde meclis üyelerindi. Bundan mıydı sessiz kalışınız? Döküm yapan meclis üyenizi telefon ile arayarak uyardığımda, ya senin kepçelerin var kaldırırsın demez mi? Şimdi buradan tüm kamuoyu önünde söylüyorum, eyy meclis üyesi senin babanın uşağı yok, sen yasal olmayan bir işi para kazanmak adına yapacaksın, ben senin pisliğini kaldıracağım öyle mi? Siz değneksiz köyde olduğunuzu zannediyorsunuz fakat öyle olmadığını hep birlikte göreceğiz.

Kaymakamlık makamı üzerinden yazdığım dilekçemin cevabının gelmesini bekliyorum. Mevcut topoğrafyayı ruhsat ve izin almadan değiştirmek suçtur. Oraya dökülen toprağı kaldırtmaz ve gerekli cezai uygulamayı yapmazsanız belediyenin girişine kamyon kamyon toprak döküp sizi ulusal basına oturtmazsam adam değilim. Öyle ya zabıta müdürünüz yaptırımımız yok, kabahatler kanununa göre ancak 50-60 TL civarı ceza kesebiliyoruz demişti bir zamanlar. Bizde o cezayı öder belediyenin girişine toprağımızı dökeriz. Belki bu yoldan anlarsınız.

Yazılarımın arkası gelecek, ta ki vatandaşınıza gerçek anlamda hizmet üretene, birilerini kayırmamanıza kadar. Kalın sağlıcakla.