HEMA ve Denfa işçileri grevin 10’uncu günü olan 11 Eylül 2015 tarihinde, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı Karadon, Armutçuk, Kozlu, Üzülmez, Merkez Servisleri ve Amasra Müessesesi’nde çalışan maden işçileri ile MTA işçilerinin katılımıyla bir yürüyüş ve mitinge dönüşen bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Yürüyüşe CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, CHP Bartın Milletvekili M. Rıza Yalçınkaya, siyasi parti temsilcileri, belediye yöneticileri, sivil toplum ve meslek örgütlerinin yöneticileri, GMİS’in tüm şube başkan ve yöneticileri ile grevdeki işçilerin aileleri de katıldı.

GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreteri Hakkı Arslan, Genel Mali Sekreteri Adnan Tıska, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Satılmış Uludağ, GMİS’in Amasra, Karadon, Armutçuk, Kozlu, Üzülmez, Merkez Servisleri, MTA Şube Başkan ve yöneticileri ile Zonguldak’tan gelen TTK maden işçileri ve Ankara’dan gelen MTA işçileri grevin sürdüğü HEMA Tarlaağzı İşletme Müdürlüğü önündeki işçileri ve ailelerini ziyaret ettiler.

Burada grevdeki maden işçilerinin alkışlarıyla karşılanan grup grev karavanasından öğle yemeğini yedi ve grevdeki işçilerin aileleriyle görüştü.

Grevdeki işçilerin aileleri GMİS Yönetimine ilgi göstererek birlikte hatıra fotoğrafları çektirdiler.

Burada işçilere bilgi veren GMİS Genel Sekreteri Hakkı Arslan, “Yürüyüş ve basın açıklamamızı bugüne kadar yaptığımız gibi büyük bir disiplin ve kararlılıkla gerçekleştireceğiz. Biz Genel Maden İşçileri Sendikası olarak maden işçilerinin ve ailelerinin kabul etmeyeceği hiçbir sözleşmeye imza atmayız. Bizim şirketlerle ilgili tüm pazarlıklarımız açıktır, isteklerimiz nettir. Bunlar dışında hiçbir pazarlık yapmadık, yapmayız. Biz, maden işçileri olarak yasadan kaynaklanan haklarımızı istiyoruz” dedi.

Arslan, yürüyüşe destek veren katkı veren herkese teşekkür etti.

Arslan’ın konuşması sık sık “HEMA şaşırma sabrımızı taşırma”, “Şehitler ölmez vatan bölünmez”, “Direne direne kazanacağız”, “Maden işçisi demokrasi bekçisi”, “İşte madenci işte sendika” sloganlarıyla kesildi.

Ardından yüzlerce araçtan oluşan konvoy Tarlaağzı Mevkii’nden hareket ederek Amasra Merkezinde bulunan TTK Amasra Müessese Müdürlüğü önüne geldi.

Burada TTK Amasra Müessesesi’nde çalışan maden işçilerinin, milletvekillerinin, sivil toplum ve meslek örgütlerinin temsilcilerinin katılımıyla daha da büyüyen kalabalık sloganlar atarak Amasra Madenci Anıtı önüne yürüyüşe geçti.

Yürüyüş boyunca “HEMA şaşırma sabrımızı taşırma”, Maden işçisi demokrasi bekçisi”, geliyor geliyor madenciler geliyor”, “Şehitler ölmez vatan bölünmez”, “Yaşasın işçilerin birliği”, “İşte madenci işte sendika”, “Direne direne kazanacağız”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Madenci feneri sönmeyecek”, “Amasra uyuma madencine sahip çık” sloganları atıldı. Atılan sloganlara maden işçilerinin eş ve çocuklarının güçlü katılımı da dikkat çekti. Kortej, Amasra halkı tarafından alkışlarla karşılandı ve ilçe merkezine giren madencilere ve yakınlarına Amasra halkı da destek verdi. Çocukları ve eşleri ile Amasra sokaklarında haklarını almak için slogan atarak ilerleyen madenciler, terör örgütünü lanetleyen sloganlar atmaya başlayınca Amasralı vatandaşlar ellerinde Türk bayrakları ile evlerinin balkonlarına ve işyerlerinin önüne çıkarak madencilere destek oldu.
Amasra Madenci Anıtı önüne gelen madencilere CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş,siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ile meslek örgütlerinin temsilcileri de destek oldu.

Terör olaylarında ve maden kazalarında kaybedilen şehitler için saygı duruşu ve İstiklal Marşı okudu.

ARSLAN; GEMİLERİ YAKTIK
GMİS Genel Sekreteri Hakkı Aslan madencilere hitaben yaptığı konuşmada, "11 Eylül 2014 tarihinde çıkan yasa gereği yeraltında çalışan madencilere iki asgari ücretten az olmamak kaydı ile ücret ödenecektir diye bir ibare vardı. Bu kanunun çıktığı tarihte Hattat yöneticileri ile yaptığımız görüşmelerde çift asgari ücretin işçilere ödeneceğini kendileri söylemişti. Takip eden ilk ay çift asgari ücret ödemesi yapıldı. Daha sonraki aylarda ise ödediği çift asgari ücreti maaşlarınızdan kesme yoluna gitti ve mücadele o gün başladı. Şirketin yaptığı bu haksız uygulama nedeniyle sendika olarak Ereğli ikinci iş mahkemesine dava açtık. Mahkeme sonuçlandı. Mahkemeyi kazandığımız yazılı olarak bizlere bildirildi. Mahkeme sürecinde Hattat Holding'in mahkemeye sunduğu deliller kabul görmeyerek çürütüldü. Bu maden şirketinde yer altında çalışan işçilere iki asgari ücret ödenmesi gerektiği kararı yazılı olarak hem kendilerine hem de sendikamıza bildirildi.

HAKKIMIZI ALINCAYA KADAR MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ

Mahkeme kararına rağmen hala işçilerimize iki asgari ücret ödemeyen Hattat Holding yönetim kurulu bu kararından vazgeçinceye kadar maaş bordoları çift asgari ücret ve sosyal haklarımızın yazıldığını görünceye kadar grevi sürdüreceğiz. Önümüzdeki hafta Cumartesi günü Zonguldak bölgesindeki madenci kardeşlerimizin de katılımı ile Amasra’dan Bartın’a yürüyüş başlatıyoruz. Biz gemileri yaktık. Hakkımızı alıncaya kadar bu mücadele devam edecek” dedi.

GMİS GENEL BAŞKANI AHMET DEMİRCİ;

HER TÜRLÜ MÜCADELEYE HAZIRIZ
GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci yaptığı konuşmada Sendikalarının ve maden işçilerinin kararlılığına dikkat çekti.

Demirci şunları söyledi;

“Grevimizin 10’uncu gününde sizi ilk günkü gibi dimdik ayakta, kararlı, coşkulu ve omuz omuza görmenin mutluluğunu yaşıyorum. Genel Maden İşçileri Sendikası’nın şanlı tarihine yakışan bu onurlu duruşunuz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Türkiye çok sıkıntılı ve hepimizi derinden üzen bir süreci yaşıyor. Lanet olası karanlık odaklar, yine terörü azdırdılar ve canlarımızı alıyorlar. Ülkemizi karıştırmak istiyorlar. Milletimizi tahrik ediyorlar. Bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar.

Başta Dağlıca ve Iğdır’da şehit olan asker ve polis kardeşlerimiz olmak üzere tüm terör şehitlerimizi rahmetle anıyorum.  Yakınlarına, silah arkadaşlarına ve tüm milletimize başsağlığı diliyorum.

Türkü, Kürdü ve tüm bu ülkenin vatandaşlarını birbirine kırdırmak isteyenlere karşı hepimiz dikkatli olmak zorundayız.

HER TÜRLÜ MÜCADELEYE HAZIRIZ

Önceki gün Ankara’da MTA sözleşmemizi imzaladık. Buradaki grevi başlattığımız günden itibaren Genel Başkan olarak ben ve iki genel merkez yöneticisi arkadaşım ile birlikte Ankara’daydık.

Diğer iki arkadaşımız, Sendikamızın Amasra Şube Yönetimi ve temsilci arkadaşlarımız sürekli sizin yanınızdaydı. Sendikamızın tüm şubelerinin yöneticileri ve madenci kardeşlerimizin yüreği de burada sizinle birliktedir. Grevimiz başarıyla sonuçlanıncaya kadar bu mücadeleyi birlikte sürdüreceğiz.

SON KARARI BİRLİKTE VERECEĞİZ

Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da işverenle yapacağımız her görüşmeden sizin haberiniz olacak ve son kararı birlikte vereceğiz. En doğru bilgiyi her zaman bizden alacaksınız.

Bizi bölmek, parçalamak, dedikodu üretmek, yani yanlış bilgi yaymak gibi girişimleri boşa çıkarttığınız için hepinize teşekkür ediyorum. Buradan işvereni ve temsilcilerini bir kez daha uyarıyorum;

Biz 69 yıllık tecrübeye sahip bir sendikayız. Ve her türlü mücadeleye hazırız.

BİZ YASAL HAKLARIMIZI İSTİYORUZ

Biz ne istediğimizi gayet açık ve net söyledik, söylüyoruz.  Biz avans istemiyoruz.

Biz, yasada açıkça ifade edildiği gibi yeraltında çalışan arkadaşlarımızın en düşük ücretinin iki asgari ücret olmasını istiyoruz. Yerüstünde çalışan arkadaşlarımız için de taleplerimiz son derece açık ve nettir. Gelin bu süreci daha fazla uzatmayın. Yan yollara sapmayın. Bu gidişatın size bir yararı olmaz.

Biz işimize, işyerimize sahip çıkmak, rızkımızı helal kazanmak, ülkemiz ve milletimiz için üretmek, çalışmak istiyoruz.

BİZ HAKLIYIZ, KAZANACAĞIZ

Bizim gücümüz; birliğimiz, beraberliğimiz ve birlikte hareket edebilme yeteneğimizdir.

Burada bunun güzel bir örneğini gösterdiğiniz için sizi tebrik ediyorum.

Önümüzdeki günlerde; Ailelerimiz, eşimiz, dostumuz, sendikamız üyesi TTK’lı ve MTA’lı kardeşlerimiz başta olmak üzere, tüm bölge insanımızla birlikte bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

Biz haklıyız.  Taleplerimiz yasal ve meşru taleplerdir. Kazanacağımızdan en küçük bir şüphemiz yoktur.”

Konuşmaların ardından eylem sona erdi.